Rakamlar her geçen gün yükseliyor.
Hem da katlanarak.
Nerede zirve yapacağı belli değil.
Televizyonlarda ahkam kesen kesene.
Bakanından belediye başkanlarına kadar.
Olağanüstü dönemden geçiyoruz, ama değişen bir şey yok.
Kafa aynı kafa.
İktidarı da aynı muhalefeti de..
Çünkü, “yok birbirimizden farkımız” deyişi geçerlidir benim ülkemde.
Koyun can derdinde, kasap et!..
Halkın sağlığını düşünen de yok değil hani.
Kimsenin hakkını yemeyelim!
Gel gör ki kentindeki Koronavirüs ile ilgili halkı bilgilendirmek için TV kanalına çıkan Belediye Başkanı, başlıyor bir yıl içinde yaptıklarını anlatmaya.
Sanırsınız ki” İcraatın İçinden!” programında.
Başkan’ı biraz da programcı kardeşimiz o tarafa yönlendiriyor.
Ne de olsa yayının bir bedeli olsa gerek!
Bunun da hakkını vermek yayıncıya düşer..
O da fatura bedelinin hakkını vermek için çalışıyor.
Başkanın yarım bıraktığı cümleleri tamamlıyor.
Ki, İcraatın İçinden hedefine ulaşsın.
Alan memnun satan memnun.
Kime ne ki?
Hep merak ediyorum, “Koranavirüs günlerinde bizim Başkan ne zaman yeni bir uygulama yapıp da öncü olacak?” diye..
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş gibi..
Başkanın sosyal projelerine diyecek yok.
Korona günleri öncesinde fakirlere bir tas çorba dağıtıyorlarmış.
Şimdi yanında bir de sabun vermeye başlamışlar.
Ne de olsa “temizlik imandan gelir!” derler.
Hem de her türlü temizlik!..
Sözün ÖZÜ;
Gazeteci meraklı olmak zorundadır.
Ki, araştırsın ve sorgulasın ve toplumu doğru bilgilendirsin.
Son yıllarda bu yetilerini kaybedenlerin sayısı oldukça fazla.
Söyleneni yazmaktan, verilen yanıtlara göre program yapmaktan hoşlanıyor bizim çocuklar.
Ancak, yetinmeyenler de var.
Onlar ısrarla Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin reklam harcamalarını sorsalar da bir yere varamıyor.
Sorunun muhatabı/muhatapları sanki duvar olmuş.
Sorular yalnız yankı yapıyor!
Özel olarak korunan ve desteklenen tv kanallarıyla ilgili Allah’ın bildiğini kuldan saklıyorlar!
Neymiş? “Şeffaf Belediyecilik!” yapacaklarmış!
O seçimden önce verilen sözlerdi.
“Koltuk adamı değiştirir!” derlerdi de inanmazdım.
Üzülerek görüyor ve söylüyorum ki DOĞRUYMUŞ!
Koronalı Günlerde İcraatın İçinden bunun ürünü olsa gerek..
Son SÖZ:
Bu yazdıklarım daha buzdağının suyun üzerindeki bölümü bile değil.
Çok yakında buzdağının suyun altındaki bölümüne dalacağız.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde en etkili ve yetkili yönetici/yöneticilerinin geçmişine gideceğiz.
Fetöden tutuklu eski Mersin Emniyet Müdürü Arif ÖKSÜZ’ün telefonuyla şirketine iş bağlayanlar.
Ve de Arif Öksüz’ün oğluyla resmiyette olmasa da gizli ortaklık yapanlar!
KİM ACABA?..
Sorunun yanıtını doğru bilene bir yıllık ücretsiz GÜNEY GAZETESİ aboneliği bizden!..
Haydi uşaklar!