İki günlük sokağa çıkma yasağı ülkenin nasıl yönetildiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Adeta bilinmezliğe sürüklendik!...
Önümüzdeki 14 gün boyunca bu defa gerçekten hepimizin kendi OHAL’ini ilan etmesi gerekiyor. Zira 10 Nisan ecesi yasağın açıklanmasına iki saat kala yapılan açıklama sonrası yaşanan kaos ile ekmeği de virüsü de evlere taşıdık!
Evet işgüzarlar ve kendini bilmezler var. Ancak tümüyle halkı suçlayıp, sorumluluktan kaçınmakta gerçekçi değil!
Sokağa çıkma yasağı bu ülkeni bilinçaltında askeri darbe ve baskı dönemlerine dair kötü hatıralarla doludur ve öyle kolay kolay unutulmaz!
Sokağa çıkma yasağı denildiğinde ‘bu işin devamı gelir’ tecrübesine sahip bu halk!
E malum geçim sıkıntısı had safhada son yıllarda… Öyle sanıldığı gibi herkes evine kalıp kalıp peynir, kutu kutu süt, yumurta alamıyor! Günlük yaşıyoruz çok uzun süredir…
Bu hem kapitalizmin toplumumuzu ele geçirmesi hem de yoksulluğun sonuçlarından sadece biri! Dolayısıyla bir bir yasak halinde marketler dahi kapanmışken sokağa koşup temel ihtiyaçlarını almak zorunda kalan önemli bir kitle olacaktı ki, oldu da…
Sonuç olarak da; kabus büyüdü!
Haftalardır evlerimizde korunaklı bir şekilde tedbir alarak sakındığımız virüsü ister istemez evlerimize taşıdık!
Şimdi çok kritik bir eşikteyiz!
Sağlık Bakanı ve Bilim Kurulu’nun dahi haberdar olmadığı iddiasıyla hayata geçirilen prova niteliğindeki sokağa çıkma yasağı bizi çok kilit bir dönemece sürükledi!
Şimdi ya gerçekten sen azından 14 günlük karantina sürecini göz önüne alıp sokağa çıkma yasağı ilan edilecek ya da hükümetin şimdiye kadar izlediği politikanın devamı niteliğinde gerek halkın tüm ihtiyaçlarını karşılama sorumluluğunu üstlenmektense ÜRETİMİN durmamasını tercih ederek haftanın belirli günleri yasak uygulanacak!
Peki bu şartlarda süreç bizi nereye taşıyacak???
Burada tekrar BİLİM’e kulak verecek olursak onlar; en azından 14 günlük sokağa çıkma yasağının kaçınılmaz olduğu ve bu yapılan provanın riski çok büyüttüğünü bildirmekte. Peki biz BİLİM’e kulak veriyor muyuz?
Sanırım HAYIR!
Dünyanın gözü kulağı BİLİM’de olmasına rağmen biz bildiğimizi okuyoruz!
Yani bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete…!