Hatırlayalım;
Daha üç ay önceydi.
Sosyal Belediyecilik naraları atıp suya indirim yapıyorum dedi bay Başkan.
Tribünler sevinmiş, "helal olsun" nidaları meclis salonunu kaplamış, muhalefette karşı duramayıp "evet" demişti.
Güzel bir tabloydu.
Özlenen, istenen, beklenen kabul görendi.
Hep beraber alkışlamadık mı?.
Dört ay geçti aynı Bay Başkan suya zam yaptı.
Önce indirdi.
Sonra bindirdi.
Sormak lazım o zaman.
Bindirecektin madem, neden indirdin?.
Madem indirdin, şimdi neden bindirdin?.
Dolmuş mu bu?.
Yoksa;
Dolmuşa mı bindirildin?.
Sen dolmuşa binmediysen Mersinliler mi bindirildi?.
Cevap beklemek hakkımız.
"Metro" işi de bilmeceye döndü.
Orada da garabet sürüyor.
Yer üstünden binilip, yer altına mı inilecek?.
Binişler yer altından, çıkışlar yer üstünden mi olacak?.
Arada bir yukarı çıkılıp hava alınıp tekrar yer altına mı inilecek?.
Düz mü gidilecek, zikzak mı çizilecek?.
Anlayan beri gelsin.
Bay Başkanın her işi böyle.
Seyyar satıcılar.
Öğrenci yardımları.
Çorba dağıtımı.
Stratejik saçmalama projeleri.
Say say bitmez.
Logo'ya bak geleceği gör.
Tezvirat gibi olmasın ama bana bir önceki sayın Başkanımızı hatırlatıyor Bay Başkan.
O Başkanımız "deneyerek öğreniyoruz" demişti bir zamanlar.
Bu da "konuşarak öğreniyor" sanki.
Bir beş yılımız daha böyle heba olacak gibi görünüyor.
Değişmeyen tek şey var.
"Tarsus aşkı."
**
Sevdiğim Laflar:
"AĞACA ÇIKAN KEÇİNİN DALA BAKAN OĞLAĞI OLUR.."
Teşekkürederiz...
