Türkiye, tarihinin en düşük konut kredi faiz oranları, sıfır konutlarda %0.64 ve ikici el konutlarda %0,74 oranları ile kamu bankaları tarafından, üstelik bir yıl ertelemeli olarak 01 Haziran 2020 tarihinden itibaren uygulanmaya başlandı. Düşük oranların yanında, asıl can alıcı nokta bir yıl ertelemeli olmasıdır. Bu durum çok az birikimi olan yada olmayan aileleri çok fazla heyecanlandırdı.
Faizlerin düşmesiylefırsatı değerlendirmek için, konut sahibi olamamış birçok aile,ödeyebileceği taksit bütçesine göre konut arayışına girdi. Konut arayışında ve satışlarında biranda talep yoğunluğu oluştu. İlk hafta erken davranan, normal piyasa değerindeki evlerden beğenen aileler, müteahhitlerle ya da evini satanlarla anlaşarak kredi müracaatını yaptılar ve evlerini aldılar.
Sonrasında ise, oluşan talep yoğunluğu nedeniyle önceden 20 ile 40bin TL arasında yüksek fiyat istendiği için satılamayan bir kısım konutların dahi satışı, bu yoğun talep akışında gerçekleşti.
Bu fırsatla ev sahibi olmak isteyenler, kira ödemektense değerinden 20 ile 40 bin TL fazla ödeyip evini almayı kabullenmişken, yüksek fiyat isteyen ev sahiplerinin tekrar 50 ile 150 bin TL aralığında fahiş miktarda fiyat artırmasıyla birçok ailenin heyecanı hüsrana döndü, tabiri caizse hevesi kursağındakaldı.Hatta kredi kullanmayarak parasını bu dönemde denkleştirip peşin parası ile ev almak isteyenler de bu fiyat artışından dolayı, bir anda düşük faizin mağduru oldular. Bu artan fiyatlardandolayı,şimdilik beklemeye geçmişlerdir.
Gayrimenkul piyasasında görev yapan danışmanlar, hangi evin ne kadar edeceğini, önceden ne kadar istendiğini, şimdi fiyatların nerelere uçtuğunugayet iyi biliyorlar. İşini düzgün yapan bir danışman, müşterisini değerinden fazla fiyat istenen eve götürmez. Götürse dahi eve gitmeden önce,evin gerçek piyasa değerinin ne olduğunu müşterisine belirtir. Müşteri evi gördüğünde beğenirse, danışmanın önceden söylemiş olduğu gerçek piyasa değerinden teklif sunar.Gerisi mal sahibine kalmıştır.
Bu düşük faizli konut kredisi,pandemi döneminde kısa süreliğine piyasaya nakit akışı (can suyu) olması açısından yapılan bir düzenleme olmuştur. Ancak bu fırsatçı tutum yüzünden,ilk hafta piyasaya para akışı olsa da, devamı fırsatçılar yüzünden gelmediği için, tam olarak amacına ulaşamamıştır.
Fahiş miktarda fiyat artıran ev sahipleri ve müteahhitler,ailelerin hayallerini çalmalarının yanında, bu yüksek fiyatlarla evlerini satamayacaklardır. Hatta çok kısa süre sonra, bu faiz oranları normal seyrine döndüğünde, dünya piyasalarının dahi,etkilendiği pandemi döneminde ki negatif ve durağanlığından,evlerini önceki istediği fiyatlara dahi satamayıp, daha da altında satmak zorunda kalacaklardır.
Ev sahipleri ve müteahhitlerin; fırsat kapıya gelmişken, bu fırsatı kaçırmayarak, ev fiyatlarını normal değerine çekip satışlarını yaparak bir an önce paralarını değerlendirmeleri kendi menfaatlerine olacaktır. Hem de insanlar uygun faizlerle ev alıp yuvalarına kavuşabileceklerdir.Aksi takdirde şu atasözlerimiz bu fırsatçıların kulaklarında çınlayacaktır…
-Kaçan balık büyük olur.
-Su akarken testiyi doldurmalı.
-Dinlemeyi öğren. Bazı fırsatlar kapıyı hafif tıklatır.
-Kaybolan koyunun kuyruğu büyük olur.
-Yiğit bin yaşar, fırsat bir düşer’’