Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne ait Kaşlı Geçici Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi, birçok kez yaşanan skandallar nedeniyle medyanın gündemine geldi. Bir köpeğin başka bir köpeği yediği görüntülerin kamuoyunda dehşet yaşattığı olayın yaşandığı barınakta, son olarak bir çukur içine atılan çok sayıda hayvan ölüsü gündeme geldi. Büyükşehir Belediyesi ve barınak yetkilileri toplu hayvan ölüleri hakkında sessizliğini korurken, yeni bir skandal daha ortaya çıktı. Sahibine "yasak ırk" denilerek verilmeyen köpeğin sokağa atılmasının ortaya çıkmasının ardından sosyal medyada hayvan severler büyük tepki gösterdi.
ADI ÜSTÜNDE BARINAK
Beyaz renk köpeğin sokağa atıldığını duyan hayvan severler, köpeği bulmak için seferber olurken, çok sayıda kişi de tepkisini ortaya koydu. Mersin Patileri Derneği isimli sosyal medya hesabında bir kullanıcı; "Barınak ne için var?" diye sordu ve tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Sahipsiz hayvanların yuvası olması gereken kurum, gerçekten de bunu sağlayamıyorsa çok üzücü. Kaldı ki sahipli bir köpeği yuvasından koparıp sokağa terk etmek nedir? Sokakta çok terk edilmiş canlar görüyoruz. Öylece bırakılmışlar kaderlerine yazılar olsun. Adı üstünde BARINAK. Yani güvende olmaları gereken yer."
GÖRDÜĞÜ HER SAKALLIYI, DEDESİ SANAN...
Mersin Hayvan Sahiplendirme sitesinde yer alan ilanda da hayvanseverler barınak yetkililerine büyük tepki gösterdi. Sosyal medya hesabında yer alan tepkilerden bazıları şöyle:
"Bence bırakmamışlardır 'yasaklı ırk' diyip alınıp tekrar sokağa salmazlar. Başka işler olabilir ama kırma gibi duruyor."
"Bunu dogo diye alan barınak yönetimi şaşırdım. Resimlere bakarsak alakası yok."
"Buna nasıl 'yasak ırk' demişler? Bunları işe alanda suç köpeğin ne ırk olduğunu bilmiyorlar daha"
"Sorumsuzluk yapmış Barinak Allah onları beter etsin"
"Gördüğü her sakallıyı, dedesi sanan veya gördüğü her takke takanı, hoca sanan misali....
Umarım bu çocuk hemen bulunur. "
KANUNLAR ÖNÜNDE HESAP VERECEKLER
Ulaştığımız köpeğin sahibi aynı zamanda meslektaşımız olan Mihriban Ermiş, ihmali olanlar hakkında dava açtığını söyledi. Olayın mahkemeye intikal etmesi nedeni ile ayrıntılar üzerinde durmaktan kaçınan Ermiş, "En büyük endişem köpeğimin başına bir şey gelmesi. Ben onu sokaktan aldım. Her yeri yara bere içerisindeydi. Barınak yetkililerine yalvardım. Vahap Seçer'e yalvardım; bu köpek 'Dogo' değil melez, bana verin diye. Ama vermediler. Kanunları gerekçe gösterdiler. Son ziyaretimde mama ve battaniye götürmüştüm. Gittiğimde köpeğim yoktu. Sokağa atılmış. Benim olduğumu bildikleri için bana teslim etmeleri gerekirdi. Ya da kanunlar gereği aldığı bölgeye bırakmalılar. Ama haber dahi verilmedi. Tek dileğim köpeğimin sağlıklı bir şekilde bulunması" dedi.
24.06.2004 tarihinde 5199 sayılı Hayvanları Koruma Yasasının meclisten geçerek yasalaştığını anımsatan Ermiş, Türkiye'nin milletlerarası anılaşmalara da imza attığına dikkat çekerek, "Yani bu konuda keyfilik kaldırmaz!" ifadelerini kullandı.