Mersin’in sahil ve tatil beldeleri bayram tatilinde adeta doldu taştı. Kurban Bayramı'nın fırsat bile tatilciler, denize akın ederken sosyal mesafe kuralları unutuldu. Kimi tatilcilerin maske takmadığı da dikkatlerden kaçmazken, görevliler sık sık uyarılarda bulundu. Ağırlıklı olarak günübirlikçi tatilcilerin doldurduğu sahillerde adım atmaya yer kalmazken, denizin içinde de birbirlerine yakın mesafede oyunlar oynandı. Tepkilerini sosyal medyadan duyuran Mersinliler, yetkililerin önlem almaması nedeniyle büyük panik yaşadıklarını ifade ettiler.
MERSİN’İN CADDELERİ SALGIN BÖLGESİNE AİT PLAKALARLA DOLU
Zeynep Aydan isimli vatandaş, Mersin’in adeta işgal altında olduğunu iddia ederek, “Mezitli sahilleri de aynı. Dün akşamüstü evimin önünde ki sahilde 10 dakika zor yüzdüm. Sahil sosyal mesafeye uymayan Suriyelilerle dolu. Kumsalda iç içe oturmuşlar. Denizde balık sürüsü gibilerdi. Ayrıca sahilimizin önündeki plakaların çoğunluğu salgın bölgelerinden gelen plakalar. Yurt dışı plakalı araçlar bile vardı. Ben sosyal mesafeye uymak istedik sıra herkesi yakınımda görmeye başlayınca denizden çıktım ve bu gün çok istememe rağmen denize girmedim. Mersin’in caddeleri salgın bölgesine ait plakalarla dolu. Sadece sahiller değil yaylalarımızda elden gitti. Yaylalarda da pandemi patlayacaktır. Başka illerden gelip yazlık satın alanlar ve kiralayanlarla dolu. Örneğin Soğucak Yaylamızda sevgili jandarmalarımız görevdeler ve yayla trafiğinin günlük sıkışıklığına şahitler. Diğer illerden gelenlerin çoğu çok saygısızlar. Biz bu nedenle yayla evimize çıkmıyoruz. Ara sıra gidiyoruz. Başka illerden gelenler çevre kirliliği yaratıyorlar, çocukları çok gürültü yapıyor ve bizleri aşırı rahatsız ediyorlar, nazikçe uyarmadan yoruldum artık. Böyle devam ederse jandarmaya bildireceğim dedim diye bana takanlar oldu. Evimin önüne pislik, çocuk bezi atmaya başladılar. Çocukları belediyenin çöp bidonlarını taşlıyorlar, vatandaşın park ettiği motora zarar vereceklerdi, önledim. Bunu ispatlarım. Çevrede ki evlerde kameralar var. Bunu dışarıdan gelen yazlıkçılar yapıyor. Yıllardır böyle vukuat yaşamadık. Ayrıca maganda atışı yapıyorlar sık sık. Uyardım diye bizim bahçeye kaç kez ateş ettiler. İşgal altında gibiyiz. Çok üzgünüm. Madem koronadan kaçıp geldiniz bizlere saygılı olun. Çok kuralsızlar. Bir evde 30 kişi oldukları oluyor çoğu zaman. Aşırı kalabalık aileler. 10 çocuklu, 50’ye yakın torunlu olanlar var ve biz kaldıramıyoruz bu kaosu. Merak ettiğim ise jandarmalar o maganda atışları duymuyor mu, anonsla uyarmıyorlar? Çünkü yaylada sesler yankı yapmakta. Bir daha ki gidişime maganda atışı konusunu jandarmalarımızla görüşeceğim. Etrafta çocuklar var onlara ve bizlere isabet edebilir. Sıkmayın çocuklar var diyerek seslendim diye benden tarafa kasıtlı sıkmaları hiç normal değil. Mersinde sıkıntı büyümekte ve asayişin, sayın valinin düzenlemeler yapması gerek. Bu kadar yabancı plaka pandemiyi zirveye çıkarır. Rabbim vatanımızı, devletimizi, milletimizi korusun” dedi.
“İNSANLAR TATİL DİYE AKILLARINI OYNATIYOR”
Gülden Aydınalp Akay ise, “İnsanlar tatil diye akıllarını oynatıyor. Sanki bir yaz evde otursalar kıyamet kopacak. Valla ne acı ki bunların bedelini 65 yaş üstü ödeyecek. Tatil yapıp yine evine misafir kabul edenler kızına oğluna gidenler gezip tozacak. Kurallara uyanlar ise evlerinde bütün kış hapsolacak. Bu böyle maalesef ama ben kurallara uyan biri olarak bu durumu bana yapılan saygısızlık ve de haksızlık düğünü düşünüyorum. İnsanlar TV de istediği kadar yırtınsın hiç kimsenin umurunda değil vallahi. Böyle sorumsuz böyle saygısız bir toplum görmedim ben yazıklar olsun. Nasıl olsa bize bir şey olmayacak havası var. Kime ne olursa olsun bana ne bilincinde insanlar. Sadece 14 gün var sonuçların görülmesinde. Allah yardımcımız olsun” ifadelerini kullandı.
“VİRÜS BİTMİŞ DE HABERİMİZ YOK GALİBA”
Sevil Emen de, “Gitmez ağrısına yatın, işleri güçleri sokak bu ne ya,sıcak bizde biliyoruz napalım hastalık daha mı iyi hayır geberecekler birde insanlara da bulaştıracaklar yazıklar olsun,o kadar önlem o kadar korunma,kapatın veya sınırlı sayıda insan alın sorumsuzluk diz boyu. Semra Erimez de, “Korkunç bir tablo 22 yıldır öyle bir kalabalık görmedim korkudan denize inemiyoruz Allah sonumuzu hayretsin inşallah. 22 yıldır Susanoğlu’nda oturuyorum öyle kalabalık görmedim üstelik insanlar sorumsuz maskesiz sağlık bakanı ne yapsın. Olan kronik hastalarımıza olacak takıyorlar tek çare tekrar yasak gelmeli bence” dedi. Şerife Türkyılmaz Sarıduman ise, “Ben Susanoğlu’nda oturan biriyim yazlıkçılar gelince terk ettim boşuna mı kaldık iki ay evde sorumsuzluğun bu kadarı yazık olacak verdiğimiz emeklere olan yine doktorlara olacak. Virüs bitmiş de haberimiz yok galiba” diye konuştu. Ayten Kaya ise, “Susanoğlu sahiline yakınım manzara aynen böyle ne maske nede sosyal mesafe ben böyle kalabalık görmedim bu manzaranın sonu bence felaket olacak. Kızkalesi 6 kilometre trafik sıkıştı on binlerce insan korona virüs yok bitmiş” dedi.
GÖRÜNTÜLER ÇOK KORKUTUCU
İnsanların denizlerde oluşturduğu yoğunluk sosyal medyada paylaşılınca bilim kurulu üyeleri o görüntülerin ardından açıklama yaptı. Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü o görüntüler hakkında “Durum çok ürkütücü” açıklamasını yaptı. Artan koronavirüs vaka sayıları için Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Bilim Kurulu üyeleri uyarılarını sürdürüyor. Bakan Koca Twitter’dan “Birinci dalga sahillere indi. Tatilde dikkatli olalım” dedi. Bilim Kurulu üyeleri ise yaz dönemi rehavetinin derhal bitmesi gerektiğini belirtirken, hiçbir salgının tek pikle bitmeyeceğine dikkat çekti. Kurul üyeleri şu uyarılarda bulundu: “Uyarıları sürekli yapıyoruz ancak halkta bir bıkkınlık oluştu. Sanki artık çok ciddiye alınmıyor. Özellikle tatil yerlerinden gelen görüntüler çok üzücü ve ürkütücü. Bayram nedeniyle de aileiçi, akrabalararası tedbirler bırakıldı, herkes elele, sarmaş dolaş. Ama olan oldu, tatil dönemi yaşandı. Artık tedbirleri daha ciddiye almalıyız. Şu anda asemptomatik taşıyıcı sayısı 230 bin civarında. Bu taşıyıcılar normal zamanda üç kişiye hastalık bulaştırıyorsa, bayram döneminde 30 kişiye bulaştırmış olabilir.”
Teşekkürederiz...
