Aklı eren Mersinliler iyi bilir.
Mersin'e adam gibi bir yatırım yapılmaya görsün.
Başlaması bir derttir.
Bitirilmesi ise tam bir zulme dönüşür.
Uzar, ötelenir.
Sarkar da sarkar.
Yılda otuz kez müjde verir siyasilerimiz.
Sonuç hüsrandır.
Şairin dediği gibi;
"Bitmez işler bizi bulur."
Denizin üstüne hava alanı yapılır,üç gün geçmez uçaklar iner, kalkar başka illerde.
Biz düz ovaya keklik kondurup avlayanların memleketinde ise uçağı havada görür bir türlü yere konduramayız nedense.
Yolumuz bitmez.
Tünelimizde ışık görene kadar göbeğimiz çatlar.
Altmış yıllık liman bir metre genişlemez.
Otoban uzaktan geçer.
Serbest bölge büzüşür.
Marinaya yat değil; AVM bağlanır.
Üstümüze zehir yağar bacalardan sesimiz çıkmaz.
Dağlarımızı mermer için delik deşik ederken, izin falan istemeyiz.
İzin arkadan gelsin der, kestiğimiz dağları boya ile yeşile boyar, seyrine dururuz.
Aslında kendimizi kandırmakta üstümüze yoktur.
Ama özellikle siyasilerin kandırmasını da çok severiz.
Bir tek "bi daha, bi daha" diyerek el çırpmadığımız kalır.
Yetmez, kesmez;
Denizlerimizi balık çiftlikleri ile doldurur,yine kimyasal ucubesi o balıkları kimyasallarla ürettiğimiz yeşilliklere, sebzelere, meyvelere meze yapar tüketiriz.
Üstüne de Nükleerin gölgesinde yatar, sularında yüzeriz.
Gam, kasavet geçmez yakınımızdan.
Sulardan, sellerden serin yeni müjdeler bekleriz.
Ömrümüzü böyle yer bitiririz vesselam.
Darısı bundan sonra ki müjdelere inşallah.
**
Sevdiğim Laflar:
"SEN İŞİNİ YAZ TUT, KIŞ ÇIKARSA BAHTINA.."